Bu videoyu izlemek için lütfen JavaScript’i etkinleştirin
FETÖ’nün hain darbe girişimi üzerinden 7 yıl geçti. 15 Temmuz gecesi hain darbecilere karşı bedenlerini siper eden polis, asker ve sivil 253 şehidimiz, çeşitli törenlerle anılıyor.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin karşısındaki alanda düzenlenen törene katıldı.
Tören alanına, şehit yakınları ve gazilerle beraber gelen Yılmaz, anıta çelenk bırakarak dua etti.
Törende, mehter takımı da konser verdi.
Beştepe Millet Camisi’nde anma programı
Diyanet İşleri Başkanlığınca ülke genelindeki camilerde öğlen namazı öncesi “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Kur’an-ı Kerim ve Şehitleri Anma Programı” gerçekleştirildi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın iştirak ettiği programda, Kur’an-ı Kerim tilaveti yapıldı, mevlit okundu. Diyanet İşleri Başkanlığı musiki korosu da ilahiler seslendirdi.
Erbaş’tan şehitler için dua
Şehitler için okunan hatimlerin duasını yapan Erbaş,
ifadelerini kullandı.
“Şehitlerin her birine minnet borcumuz var”
Şehitlerin her birine minnet borçlu olunduğunu vurgulayan Erbaş, hatim duasında şunlara yer verdi:
Erbaş, inanç ve mukaddesat uğruna can veren tüm şehitler için okunan Hatm-i Şerifleri kabul eylemesini Allah’tan niyaz etti.
Programa şehit yakınları ile gaziler de katıldı.
15 Temmuz Şehitler Anıtı’nda Tören
TBMM’de de 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla 15 Temmuz Şehitler Anıtı’nda Tören düzenlendi.
Törende TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz 15 Temmuz Şehitler Anıtı’na karanfil bıraktı. Kuran’ı Kerim tilaveti ile devam eden törende, Diyanet İşleri Bakanı Ali Erbaş dua okudu.
“Darbeciler ve darbeler, tabiatı gereği gayri millidir”
Hain kalkışmayı durdurmak için canlarını feda eden şehitlere Allah’tan rahmet, şehit yakınlarına sabır, gazilere sağlıklı ve huzurlu bir ömür dileyen Yılmaz, 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin, Türkiye’de demokrasi ve millet iradesine vurulmaya çalışılan prangaların ihanet dolu son halkası olduğunu vurguladı.
Yılmaz, 27 Mayıs askeri darbesiyle başlayan müdahalelerle demokrasinin, vesayetçilerin hedefi olduğunu ve milletin sesinin defalarca bastırılmaya çalışıldığını dile getirerek, demokratik bir ortamda darbeye kalkışanların, milli iradeye karşı olduğunu kaydetti.
O karanlık gece, milli iradenin sembolü olan Meclisin ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin bombalanmasının milli irade düşmanlığının en açık göstergesi olduğunu vurgulayan Yılmaz, dolayısıyla bütün darbeler ve darbecilerin tabiatı gereği gayri milli olduğunu ifade etti.
“Milletimizin ferasetine sahip çıkmak için buradayız”
Yılmaz, 15 Temmuz’da FETÖ üyelerinin tertip ettiği girişimin, milletin tanklara, silahlara göğsünü siper etmesiyle engellendiğini ve bir direniş destanına dönüştüğünü vurgulayarak, 15 Temmuz darbe girişiminin geçmişteki tüm darbe girişimlerinden bu yönüyle ayrıldığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla, canları pahasına meydanlara akın eden milletin, karanlığı vatan sevgisiyle aydınlattığını belirten Yılmaz, şöyle devam etti:
Milli yürekler, sadece darbeyi püskürtmekle kalmamış, 27 gün boyunca demokrasi nöbetlerini sürdürmüştür. Bu büyük direniş, aslında tüm dünyanın ders çıkarması gereken bir hadisedir. Dünya demokrasi tarihine geçecek kıymette olan bu şanlı direnişe maalesef demokratik dünya yeterince sahip çıkamamıştır, gerekli dikkati, sahiplenmeyi ortaya koyamamıştır. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde bizler, bir yandan demokrasiye olan güçlü sahiplenmemizi diğer yandan ‘Türkiye Geçilmez’ şuurunu her daim taze tutmak için buradayız. ‘Biz bu dünyada milletin gücünün üzerinde bir güç görmedik, tanımadık, tanımıyoruz’ diyerek her türlü vesayetin karşısında sarsılmaz bir kale gibi duran Sayın Cumhurbaşkanımızın onurlu duruşunu bir kez daha hatırlatıyoruz. FETÖ, PKK, DAEŞ ve diğer terör örgütleri eliyle, Türkiye’ye diz çökertmek isteyen odaklara, özgürlüğümüzden, yerli-milli politikalarımızdan, Türkiye Yüzyılından vazgeçmeyeceğiz demek için buradayız. Sandıktan sonuç alamayınca demokrasi dışı yollara tevessül edenlere karşı, milletimizin ferasetine sahip çıkmak için buradayız. Çanakkale ruhuyla, milli mücadele ruhuyla, Yenikapı ruhuyla buradayız. Vatandaşlarımızın demokratik desteğinden aldığımız güçle, şehitlerimizin aziz hatıralarına layık olabilmek ve kanlarıyla suladıkları bu vatanı daha da kalkındırmak yönünde var gücümüzle çalışıyoruz.
“Kırmızı çizgilerimizi her fırsatta muhataplarımıza aktarıyoruz”
Terör örgütü kadrolarına ağır darbeler vurulduğunu, tespit edilen örgüt üyelerinin, kamu kurumlarından uzaklaştırıldığını dile getiren Yılmaz,
Gençlerimizi, geleceğimizi ve özgürlüğümüzü hedefe koyan tüm çevrelere karşı tek bir şehidimizin kanını, tek bir gazimizin ahını yerde bırakmadık, bırakmayacağız. Uluslararası arenada da FETÖ başta olmak üzere terör örgütlerinin dezenformasyonlarına gerekli cevabı veriyor, diplomatik temaslarımızda bu konudaki kırmızı çizgilerimizi her fırsatta muhataplarımıza aktarıyoruz. Her zaman ifade ettiğimiz gibi FETÖ ve benzeri yapılanmaların panzehri, özgür düşünen bireyler ve devlet aklı ile hareket eden bağımsız yönetimlerdir.
ifadelerini kullandı.
Yılmaz, Anadolu’nun asırlardan süzülerek günümüze gelen irfanı ile bu hain yapılara karşı asil duruş sergileyen bir milletin ferdi olmaktan şeref duyduğunu anlatarak, bir daha yaşanmaması için hain kalkışmayı unutmadıklarını ve unutturmayacaklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, konuşmasının sonunda, tüm vatandaşları ve Türkiye’deki diplomatik temsilcileri, TBMM’ye gelerek açılışı gerçekleşen 15 Temmuz fotoğraf sergisini görmeye, hafızalarını tazelemeye davet etti.