Tarımsal üretim sırasında ortaya çıkan bitki hastalıkları ve tarım zararlıları, verimi ve kaliteyi olumsuz etkileyerek ekonomik kayıplara neden oluyor.
Bu sorunların çözümünde genellikle kimyasallara başvuruluyor.
Gereğinden fazla ve bilinçsiz şekilde kullanılan kimyasallar ise çevre kirliliğine yol açıyor.
Çevre dostu yöntem
Zararlılar ve hastalıklarla biyolojik mücadele, çevre dostu yöntemlerden biri olarak ön plana çıkıyor.
Tarımda biyolojik mücadelenin bir nevi askerleri rolünde olan faydalı böceklerin kullanımıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Entomoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Özkan, üreticilerin ürünlerine saldıran, onları tüketen canlıların zararlı böcekler, zararlı böceklerle beslenen böceklerin ise faydalı böcekler olarak adlandırıldığını söyledi.
“Arılar, kuşlar, hedef alınmayan canlılar zarar görmeyecek”
Üretimde tarım ilacı yerine faydalı böceklerin kullanılmasının sağlayacağı avantajlardan bahseden Özkan, “Tarım ilaçları yerine bu faydalı böcekleri kullandığımızda tüketicinin sağlığını koruyacağız, hava, toprak ve su kirliliğini, biyolojik çeşitlilik kaybını önleyeceğiz. Arılar, kuşlar, hedef alınmayan canlılar zarar görmeyecek. Ayrıca ihraç ettiğimiz ürünler geri dönmeyecek.” diye konuştu.
‘Türkiye, böcek varlığı konusunda dünyanın önde gelen ülkelerinden biri…’
Doğal yaşamda zararlı böceklerin yüzde 98 oranında faydalı böcekler tarafından baskılandığını, geri kalan yüzde 2’lik kısım için tarım ilacı kullanıldığını belirten Özkan, şu değerlendirmede bulundu:
Her yıl ilaçlar için 600 milyon doları yurt dışına veriyoruz fakat bunun Türkiye’ye bedeli 10 milyar doları buluyor. Bu miktar sağlık sektörüne gidiyor. Bu zararlı böceklere karşı ilaç kullandığımızda bu ilaçlı ürünler yurt dışına gittiği zaman geri dönüyor ve düşük fiyattan bunları satmak zorunda kalıyoruz. Türkiye bu anlamda biyolojik çeşitliliğini değerlendirebilir çünkü faydalı böcek varlığı konusunda dünyanın önde gelen ülkelerinden biri.
500 milyon faydalı böcek üretti
Prof. Dr. Özkan, Türkiye’nin pestisit yani böcek ilacı kullanımı nedeniyle her yıl iki gölet kadar suyu harcadığını belirterek, faydalı böceklerin üretim teknolojisini geliştirebilirse bu böcekleri dünyaya satma şansı olduğunun da altını çizdi.
Ziraat mühendisi ve girişimci İsmail Atay, 2014 yılında kurduğu böcek üretim tesisinde günde 500 milyon faydalı böcek ürettiğini aktardı.
Faydalı böcek nasıl üretilir?
Atay, faydalı böcek üretim süreci hakkında şu bilgileri paylaştı:
Faydalı böcek üretmek için ilk önce bir ham maddeye ihtiyacımız var. Ham maddemiz nedir? Ham maddemiz, undur, kepektir. Bunları belli oranlarda karıştırarak üzerinde konukçu böcek dediğimiz zararlı organizmayı üretiriz, kelebeği, un güvesini üretiriz. Un güvesinin yumurtalarını ve larvalarını faydalı böceğimizin avı olarak kullanır ya da parazitlenmesi için ona gerekli ham maddeyi sağlamış oluruz. Bu sayede faydalı böcekler üretilmiş olur. Yani burada üçlü bir ilişki var esasında. Besin üretmemiz gerekiyor, besin üzerinde konukçu böceği üretmemiz gerekiyor ve konukçu böceğin üzerinde de faydalı böceği üretiyoruz.
Dünyanın en küçük faydalı böceği
Tesiste 1 konukçu ve 4 faydalı böcek türü ürettiklerini kaydeden Atay, bu faydalı böceklerin hem geleneksel tarımda hem de organik tarımda ve iyi tarım uygulamalarında kullanılabileceğini ifade etti.
Atay, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Chrysoperla carnea dediğimiz zar kanatlı böceğimiz, yaprak bitleri ile beslenir. Trichogramma dediğimiz dünyanın en küçük faydalı böceğini elmada, cevizde, domateste kısacası güve zararlılarıyla mücadelede kullanıyoruz. Onun dışında cryptolaemus montrouzieri dediğimiz bir gelin böceği türü var. Bu baş belası olan unlu bit zararının mücadelesinde kullanılıyor. Onun dışında orius laevigatus dediğimiz bir avcı böceğimiz var. Bu böcek de özellikle örtü altında beyaz sinek, trips ve kırmızı örümcek zararlılarıyla mücadelede kullanılıyor.
Türkiye’de 31 ilde kullanan var
Atay, ürettikleri faydalı böcekleri Türkiye genelindeki 30 ilde, 450-500 çiftçinin kullandığını, 40-42 dansite yoğunluğundaki straforlarla böcekleri kargolayarak en geç 72 saat içinde üreticiye ulaştırdıklarını anlattı.
Teknolojik sırlar içermesi nedeniyle biyolojik mücadelenin Türkiye için yeni bir sistem olduğuna değinen Atay, biyolojik mücadele yapılan alanlarda pestisit uygulanan alanlara göre yaklaşık yüzde 10-15 düzeyinde verim artışı tespit ettiklerini vurguladı.
Yüzde 90 başarı yakaladı
Çiftçi Muharrem Canlı, 25 dönüm arazisinde organik tarım yaptığını, zararlılarla mücadelede faydalı böcekleri kullanarak yıl boyunca 45 çeşit ürün yetiştirdiğini söyledi.
Faydalı böcekleri “akıllı böcekler” olarak nitelendiren ve özellikle organik tarım yapan çiftçilere öneren Canlı, “Organik tarıma geçeli 10 yıl oldu. Üç yıldır bu akıllı böcekleri kullanıyoruz. Cevizde, elmada, üzümde, domateste kullanıyoruz. Ayaşlı olunca Ayaş domatesi yetiştiriyoruz, bunları da kullanıyoruz. Bu akıllı böcek uygulamasıyla bu yıl yüzde 90 başarı yakaladım.” diye konuştu.
“Su kıtlığı yaşıyoruz”
Nisan, mayıs aylarında faydalı böcekleri araziye yerleştirip yılda 6-7 kez kullandığını ve böcekler sayesinde hiçbir şekilde tarım ilacına gerek kalmadığını dile getiren Canlı, sözlerini şöyle tamamladı:
Domateste tuta dediğimiz bir kelebek var. Bu gelir domatesin üzerine yumurtlar, domatesin içine girer, oradan kurt çıkar. Biz domatesin fazlasını salça falan yapardık, orada bu kurdu görürdük. Geçen yıl bunu hiç görmedim sayılır. Başarının daha fazla olduğunu oradan biliyorum. Bu akıllı böcekte su kaybımız da olmuyor. Bir yandan da Türkiye gittikçe kurağa gidiyor, su kıtlığı yaşıyoruz. Bu sene daha yağmurumuz, karımız yok. Çiftçi olarak bu korkumuz da var. Gelecek nesillere de bu toprakları korumamız lazım. Nereye kadar zehir? Dalın, doğanın dengesini bozuyor, insanın ve toprağın sağlığını bozuyor. Bir de bu akıllı böcek yerli üretimimiz. Yerli malı yurdun malı, kendi malımız.