MELTEM GÜNAY İstanbul – Türkiye’deki ilk üniversite tabanlı çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık programı olan ProGender+ Programı’nın iş dünyasına ve profesyonellere yönelik toplumsal cinsiyet, etnisite, sağlık, yaş, engellilik ve diğer alanlardaki eşitsizlikler üzerine eğitim ve danışmanlığı olduğunu söyleyen SU GENDER Direktörü Hülya Adak, iki yılda 50’den fazla şirket ve sivil toplum kurumunda 3 bin 500 çalışana ulaştıklarını söyledi. Önümüzdeki dönem hem kurum hem de katılımcı sayısını artırmaya yönelik hedefleri olduğunu dile getiren Adak, “Uluslararası üniversitelerle yaptığımız işbirlikleriyle İngilizce eğitim vererek uluslararasılaşma planlarımız var. Ayrıca, Türkiye’de bu alanda araştırmalar çok az. Bu nedenle, yeni bir araştırmacı pozisyonu yarattık ve bu alanda araştırma ve yayın yapmaya başlıyoruz” dedi.
Kapsayıcı ortam
Adak eğitimlerin amaçlarını ise şöyle anlattı:
“Toplumsal cinsiyet kavramı konusunda farkındalık kazandırmak, kalıplaşmış toplumsal cinsiyet rollerini ve ataerkil bakış açısını anlamak, kapsayıcı dil ve kapsayıcı kurum kültürü üzerine düşünmek ve bunun kurum kültürü içerisinde dönüştürülmesini sağlayacak önerilerde bulunmak, çalışma hayatında kadın ve erkek olmak üzerine düşünmek, kurum kültürünü yeniden dönüştürmek ve en önemlisi kurum bünyesinde toplumsal cinsiyet eşitliğini hedefleyen kapsayıcı bir ortam yaratmak.”
Adak, toplumsal cinsiyete giriş, kapsayıcı liderlik, feminist liderlik, cinsel taciz ve tacizle mücadele yöntemleri, mobbing, ayrımcılık ve cinsiyetle mücadele, cam tavan ayrımcılığı, dilimizde cinsiyetçilik gibi konular üzerinde eğitimleri sürdürdüklerini belirtti.
Çalışmalar interaktif
Bu alanlarda sunumlar, vaka çalışmaları, atölye ve role-play tarzı interaktif çalışmalarla katılımcılarının dönüşümünün önemini vurgulayan Adak, “Bu alanda yaptığımız çalışmaların amacına ulaşabilmesi için sadece sunum yapmak değil, tüm katılımcıların konuştuğumuz konular üzerinde düşünen ve ayrımcılık ve şiddete karşı mücadele eden, eşitlik yolunda da yaratıcı ve öncü adımlar atan bireylere dönüşmelerini hedefliyoruz. Aynı anda kurumsal yapıları sorgulamaları ve kurumsal dönüşüm için de zemin hazırlamaları konusunda kendilerini destekliyoruz” dedi
ProGender+ ile çalışan büyük şirketlerin “Uluslararası Kapsayıcılık” ödülleri kazandıklarını dile getiren Adak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“ProGender+ ekibiyle eğitim yapan şirketler çalışanlarıyla yeni yönergeler, kurum için kullanım için kitap ve kitapçıklar hazırladılar. Bu alanın gelişmesiyle üniversitede toplumsal cinsiyet çalışmaları alanı büyüdü, daha çok öğrenci bu alanda çalıştı ve burs aldı. Gelecek dönemlerin DE&I liderleri de üniversitede artık bu ihtisas alanda eğitim yapmış mezunlarımızdan oluşacak.”
Bireyleri özgürleştirir
“Tek tipçi erkeklik ve kadınlık algıları yüzünden kısıtlanan tüm bireylerin özgürleşmesini sağlar. Bir kurumun tüm imkânlarına her çalışanın cinsiyetinden ve cinsel kimliğinden bağımsız erişebilmesi kurumun en önemli stratejik hedeflerinden biri olmalıdır. Toplumsal cinsiyet eşitliği ve sürdürülebilirlik birbirini güçlendirir ve pekiştirir. Toplumsal cinsiyet eşitliğini kapsamlı şekilde önemseyen şirketler, daha dengeli, daha sürdürülebilir bir ekonomik ve toplumsal ortama katkı sağlayabilir. Cinsiyet eşitliği ve kapsayıcılığın iş dünyasına yansıması kadın ve azınlıkların istihdamı ve tüm çalışanların özgürleşmesi anlamında büyük önem taşımakta. Belki bundan da önemlisi tüm kurumların çalışanlarını saydam ve eşit şekilde atama, yükselme ve karar alma mekanizmalarına dahil edecek şekilde mobbing, ayrımcılık ve şiddetle mücadele mekanizmalarını uygulamaları olacak” diye konuştu.
Kadın iş makinesi operatörleri artıyor
Toplumsal cinsiyet eşitliğini güçlendirmeye ve kadın çalışan istihdamını artırmaya yönelik projelerden biri daha hayata geçti. Kaltun Mader ve Borusan Cat’ın ortaklaşa oluşturduğu proje kapsamlı eğitimlerle kadınların donanımlı birer iş makinesi operatörü olmalarını hedefleniyor.
Haziran, temmuz ve ağustos aylarında düzenlenen eğitimlerle kadın iş makinesi operatör adayları, sınıfta ve sahada olmak üzere, müfredatında iş sağlığı ve güvenliğinden lastikli yükleyici iş makinesi kullanımına kadar farklı konuları içeren kapsamlı bir eğitim sürecinden geçti. Başarılı adaylar sertifikalarını aldı.
Borusan Cat İcra Kurulu Başkanı Özgür Günaydın, toplumsal cinsiyet eşitliği, kadınların toplumda ve iş hayatındaki rolünün güçlendirilmesi gibi konularda yürüttüğü kapsamlı çalışmaların bir parçası olmaktan mutluluk duyduklarını belirterek, “Başarılı adaylar sertifikalarını alarak, donanımlı birer operatör olma yolunda büyük bir yol kat ettiler. Kadın işi erkek işi ayrımına meydan okuyan bu projemiz ile ön yargıları kırmaya hedefliyor, kadın istihdamına katkı sağlamaya devam etmek istiyoruz” dedi. Kaltun Maden Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Tuncer toplumsal duyarlılığı son derece yüksek olan projelerin, ülkemizde kadın istihdamı konusuna yönelik ön yargıları ortadan kaldıracağına inandıklarını söyledi.
Kadın kooperatifleri İstanbul’da buluşuyor
Kadın Kooperatifleri Çalıştayı, 8-9 Ekim tarihlerinde Altınbaş Üniversitesi Gayrettepe yerleşkesinde gerçekleştirilecek. Çalıştayda Türkiye’nin yedi coğrafyasından 25 kadın kooperatifi bir araya gelecek.
Altınbaş Üniversitesi, FAO-Ripess, Tarım Rotary, BirİZ, FAO Türkiye ve Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı Mali İşbirliği ve Proje Uygulama Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilecek olan çalıştayda, “Kadın Kooperatifleri için AB fonları”, “Kadın Kooperatifleri için FAO olanakları” konuşulacak. Etkinlik kapsamında kooperatifler, iş dünyası temsilcileriyle bir araya gelme fırsatı da bulacaklar.